NIBIRU-URIBIN,PLANET X,MU KOLONİSİ ATLANTİS VE HYPERBOREA

NIBIRU-URIBIN,PLANET X,MU KOLONİSİ ATLANTİS VE HYPERBOREA

BAĞLANTILARI

Nasa’nın gezegeni  PlanetX’i, ya da Sümerin gezegeni Nibiru, Marduk,Romalıların Hercolobus’u ya da Platon’un batık kıtası ya Gezegen değil ise?Ben tersten okumayı severim....Tersten okumak bazen sorgulayan yapıyor insanı... Bazılarına göre ise komplo teorisi !

NIBIRU-Tersine çevrilirse= URIBIN---UR-I-BIN oluyor ise, UR –ICH- BIN = I AM UR‘I am the origin/Earliest’ demek istemişlerse?

NIBIRU bir gezegen oluyorsa, URIBIN de bir  yer ismi,ana parça,‘Ana gemi’-Mothership olamaz mı?NIBIRU, gezegen olabiliyorsa ve buna inanıyorsanız, URUBIN’in ‘Kuzeyde’ bir yer ismi veya ana gemi olmasına 1 sayfada inanmıyor olabilirsiniz..ki bu da doğal 

Nibiru= URBAN bir myth midir?

İnce ince dokunan 600 sayfalık bir kitabı büyülenmiş gibi okurken, olay saçma olmaz ama bir paragraflık yazı bazen saçma gelebilir...bunun nedeni büyüleme metodudur.

Acaip mistik bir konu, 600 sayfada fantastik bir etki yaratabilir....Peki ya sana şimdiye kadar öğretilenler komplo teorisi ise ne olacak?Eğer Nibiru ya da X Gezegeni gerçek olsaydı ve Dünya'ya doğru yönelseydi, gökbilimciler en azından onu takip edeceklerdi ve şimdi çıplak gözle görülebilecekti. Açıkçası, yok.Ya Nibiru,Anunna’nın güneş sisteminde ek bir gezegen değilse? 12. Gezegen olarak literatüre sokulacak mı? Ya da izleri Dünyada bir yerde bulunacak mı?Ya, bu teknolojik URIBIN, Eden veya Paradise olarak adlandırıldı ise? Ama kime göre Eden?Bağlantılardan yola çıkacağız!Nibiru gezegeni ve dünyaya çarpması konusu ile insanlar yeni bir sel/su baskını ile korkutulmak mı isteniyor?Sümerlerin tabletlere kazıdıkları şekillerin uzay gemileri ile gelen antik astronotları betimledikleri yazılınca inanılıyor ama bir ana gemi,yer  veya mekan kavramı ortaya atılınca inanılmıyor..Peki URIBIN bir yerlerde gizlenmiş olabilir mi?URIBIN,bir kaynağa/Orijine mi işaret ediyor? Milyonlarca ışık yılı uzaklığında bulunan süper novaların varlığını keşfeden bilim insanları 3600 yılda bir dünya yakınından geçen, ters yörüngede dönen bir gezegenin varlığını saklamış olmalarının mantıklı bir açıklaması bana göre yok.Mezopotamya’ya belki de 6 bin yıl önce göç etmiş Sümerler ve günümüz Türk toplulukları aralarından bu kadar uzun zaman geçmesine rağmen yüzlerce sözcüğün aynı anlamlarla kullanılıyor olması tesadüf olmasa gerek. Sümerlerin, insanlık taş devrini yaşarken Mezopotamya da ileri uygarlık kuran, insanlığın gelişmesinde en temel topluluk olmasından ve bunların ön Türkler olması, Hint-Avrupa dilini konuşan uluslardan başka üstün uygarlıkları başka ulusların kurmuş olmalarını mümkün görmeyen bir kısım siyasi ve bilim insanlarını rahatsız ettiği aşikar..Bu nedenlerden dolayı Sümerlerin etnik kimliklerini/konuştukları dilin hangi dil bütünlüğünde olduğunu gizlemeye çalışıyorlar.Günümüz Türkçesiyle en az 300 sözcüğün Sümerler tarafından da kullanılmış olması da tesadüf olamaz.Ya da Türkçe ve Sümercedeki ortak kelimeler göz ardı ediliyor...Yörükler ağaçlara saygı duyarlar, Türk topluluklarında dağlarda tek başına duran ağaçları ULU,KUTSAL kabul etme vardır.Ormanın ve ağaçların kutsal olarak kabul edilmesi ve kutsala zarar verecek her şeye yasak konulmuştur.Türklerin atalarının ruhlarının su kenarlarında,yüksek dağlarda,sık ormanlıklar ile gölgeli  ağaç altlarında yaşadıklarına inanılmış.Sami kökenli olan Elamlılar, Sümerliler'i ortadan kaldırdıranlardır. Elamlıları da Asurlular ortadan kaldırmışlar.

Şimdi seyret;

Orman=Ormon =Urman kelimesinin Türkçe’de –OR veya –UR kökünden gelip, Çukur-Hendek anlamı içerir.Orda (Saray),Ortuk (ada),oru(zindan),orun (yer,mekan) kelimeleri mevcut.‘or’ ‘Ur’ kökünün, çukur –hendek-tepe-dağ anlamları dışında Uygurca ‘TAHT’anlamına da geliyor.Kutadgu Bilig,Or-Ur kökü biçmek –kesmek anlamında da kullanılmış.Eski Türk sözlüğünde Orun yer, Oru ise çukur anlamında kullanılmış. Or,Ur genel anlamda yer,yukarı,aşağı anlamlarına sahipmiş.Or-man ya da Ur-man ; YER+büyüklük eki olan MAN !Sonuç olarak Orman/Urman, Türk mitolojisinde yaşamın kaynağı,onlara hayat veren,soyun koruyucusu ve dünya direği olmuşlar.Mesela, ORHAN=URHAN= Ordağ’da yaşayan bir hakan. Oğuz Han’ın amcası. Soğuktan dolayı  Ordağ’a ulaşmak mümkün değildir.Ordu (ORDO) şeklinde askeri örgütlenmeyi ilk gerçekleştiren kişi.(OR/UR) =Güç- kuvvet*ordu-yerleşmek,mevki.ORDO (Halk )da demek.ORDA/URDA/URZA=Karargah.OR/UR =yücelik manası da var.Moğolca Oron=Türkçe Orun = Yer mevki demek. UR kökü ise toplanma, bir araya gelme,çoğalma anlamına gelmekte.Ormandaki varlıklara zarar verenlerin veya ağaç kesenlerin başına , ormandan ayrılmadan,bir felaket getirenin ismini Tunguzlar; URA AMAKA koymuşlar.Şülgen, seller oluşturup her yanı sularla kapladığında ise UR-AL=URAL HAN, halkını kayıklarla kurtarır.URAL’ın ölümünde destanda, bedeninin URAL TAV (ural dağı)’na dönüştüğü söylenir.Ural dillerinden Vogulca’da UR-ALA; Dağın zirvesi demek imiş.Fin-Ugor kökenli dillerde ise UR-ALA aydınlık manasında imiş.UR-UÇ : Türkçe’de yukarı çıkmak,yükselmek manası taşıyor imiş.UR-ZA ; Hedef amaçURUZ HAN: Cesur boyun eğmez bir han.Kazan Han’ın oğlu.Dolayı ile UR-Kelimesinden türetilmiş çok fazla Türkçe kelime mevcuttur.Uribin ile elliptical orbit from sun bağlantısı nedir?Ee......Gezegen olduğuna dair bir kanıt yok ise, Ana gemi,yer,gizli mekan,orman olduğuna dair de kanıt yok !Gezegen olduğuna NASA mı karar verecek?Sümerin antik şehri UR’da neler oldu? Zigguratlar enerji merkezi miydi?Zaten ‘Ya’ larla gidiyoruz hep...:)Ya, bu ANA YER,ORMAN,MEKAN  Kutuplarda bir yerde buzulların altında ise?Gılgamış destanında Gılgamış'ın gezegenleri dolaştığı anlatılmaktadır. Gılgamış da ölümsüzlük iksirini arayan bir karakter.Ur-Man...Bknz. Ur-, a German prefix meaning "original or primitive’’
Bknz.A combining form meaning “earliest, original,” used in words denoting the primal stage of a
historical or cultural entity or phenomenon: ur-civilization;[ German ur-, Middle High German, Old High German]
Ya da URBAN...Ya, MOBİL ANA MEKAN , 13.000 yıl önce, daha önce yaşanan bu felaketten ötürü okyanusa değil de elektromanyetik alandan kaçmak için Kuzey kutbuna yerleşti  ise?Kuzey kutbunda ne zayıftır ? Van Alen kuşağının en zayıf olduğu yer kutuplar bölgeleri veya kutup bölgesi(1 adet),yine Van Alen bir hilal şeklini almış......Kuzey Kutbu’ndaki bölgelere yakın bir yerde, kuzeyde bulunan efsaneler, eski ve neredeyse unutulmuş bir antik uygarlıktan bahseder.Efsanevi bir karaktere sahip olarak, Hyperborean uygarlığının bölgenin Dünya’nın en kuzey bölgesinde, bölgenin insan yaşamı ve gelişimi için uygun olduğu bir zamanda geliştiği söylenir.Bazı manevi gelenekler, Hyperborea’yı medeniyetin karasal ve göksel prensibi olarak adlandırır. Başka bir deyişle, eski insanların evi. Bazı yazarlar, Hyperborea’nın, yeryüzündeki uçakların ve göksel düzlemlerin buluştuğu yer olan orijinal Cennet Bahçesi olduğunu öne süren çeşitli teoriler var...
Heaven kuzeyde mi? Hyperborea mı?Antik Yunan ve Romalılara göre, Thule ve Hyperborea, haritalanmamış ya da belgelenmemiş bölgelerdendir. Pisagor'a göre burada hastalık tanımayan, saf, iyiliksever, mutlu, çok uzun ömürlü insanlar yaşardı. Hiperborea mitosu çoğunlukla eski geleneklere ve efsanelere bağlı kalmaktadır. Hiperborea nedir, yeri nerededir, hangi kaynaklarda görülür?
Eski geleneklere göre insanoğlunun yaşadığı ilk kıta Kuzey Kutbu’nun bulunduğu bölgede yükselen Hiperbore olmuştur. Antartika buzları arasında barınan sıcak ya da ılık bir bölge, volkanik ya da radyoaktif olayların sonucu olabilir;belkide gerçekten tarihöncesi çağlarda ve insanları barındırna bir bölgenin kalıntılarıdır. Atlantis, Mu, Hiperbore mitoslara karışmış üç kayıp kıta, belki üç kayıp uygarlıktır. Çok uzak bir çağda ekvatorla kutupların yer değiştiği, kutup iklimine benzediği jeoloji tarafından kabul edilmiştir. Hyperborea'nın kesin konumunun derin bir gizem kalmasına rağmen, birçok yazar, Hiperborealıların karlı Dağları'nın ötesinde bir yerde yaşadığını öne sürdü. MS 2. yüzyılda filozof  Hierocles  , Hiperborelilerin İskitlere bağlı olduğunu ve Riphean Dağları'nın aslında Ural Dağları olduğunu yazdı. Hyperborea mitinin geç helenik ve geç Roma varyasyonları Ultima Thule mitidir. Uzak Kuzey, “Ultima Thule ve tek başına yaşayan habens” e sonsuz ışık ülkesi. Hyperborea mitleri klasik yazarların hayal ürünü değildir ve uzak bir dönemin kesinlikle batıl inancı değildir. Hyperborea hakkındaki efsanelerden hala çok sayıda araştırmacı ve düşünür yetiştiriyor. Bir zamanlar kutup gezginlerini çeken kuzey kutup bölgesi, bugün geçmişin arkeologlarını ve kaşiflerini cezbetmektedir. Böylece, olağanüstü dünyada Kutupun fiziksel anlamda fethi metafizik eylemin potansiyel değerine sahiptir. Sanskritçede "Uttara" kelimesi "kuzey" ve "asil toprak" anlamına da gelir.Binlerce yıl boyunca, Batılı tarihçilerin çoğu, özellikle son iki yüzyıl boyunca, eski Türkleri halının altına süpürüp dünyayı eski Yunanlıların Batı Uygarlığının ebeveynleri olduğuna ikna ettiler.Profesör Manfred Korfmann, Heinrich Schliemann'ın izinden sonra Türkiye'deki Truva kazılarını yapan arkeolog, bir zamanlar Avrupa'daki bir konferansta Truva ve diğer önemli Anadolu medeniyetlerinin hiç Yunan olmadığını söyledi.Truva’nın çok önemli bir başka eski Asya medeniyetine ev sahipliği yaptığını söyledi. Ne yazık ki Bay Korfmann 2005'te öldü.Atlantis (Mu kolonisi) ve Hiperboreliler de dahil olmak üzere MU halkı, öğrenmesi o kadar basit bilimsel teknolojilere sahipti ki, çocuklar bile onlara hakim olabiliyordu. Oksijen seviyeleri çok daha yüksekti ve muhtemelen dünya dışı (orijinal gezegenlerden dünyaya göç) olabilecek orijinal genetik yapı ve bilimsel bilginin yardımıyla bin yıla kadar yaşayabilirlerdi. Güneş ışığının (yıldızların) gücünü kullandılarHiperborya cennetine Eden der. Ancak Eden, efsanevi kıta MU'nın (büyük sel ve birkaç buz çağından önce Asya kıtasına uzanan) orijinal kelimesidir. Ne yazık ki, muazzam bir felaket dünya çapında olay nedeniyle mahkum edildi. Büyük bir felaket, Güney ve Kuzey Kutbu'ndaki buz buzullarının erimesi, tetiklenen korkunç bir tsunami ile daha yüksek deniz seviyeleri yaratarak, kutupları ve suyu kıtaların çoğunu sarmıştı. MU halkı veya Hiperboreliler daha sonra hayatta kalabildikleri her yerde batı, güney, doğu yönlerine kaçtılar. Eski efsaneler, hepsinin Tarım Havzası bölgesinde bulunan Tannu Tuva (Tur) (ayrıca Tewa ve Tiwa) adı verilen eski bir Türk / Turan / Uygur uygarlığı / konfederasyonu altında birleştiğini düşünüyorlar. Sanskrit Danu olarak da adlandırılan Tannu kelimesi,galip; Fatih. Kendilerini Üstün Fatihler anlamına gelen Ser-Tannu olarak da adlandırdılar . Türkçe, Ser aynı zamanda üstün asker anlamına gelir ; savaşçı.  Bugünkü Tannu Tuva, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan, Uygur (Tarım Havzası), Moğolistan, Kırgızistan, Afganistan, Pakistan, Tibet, kuzey Hindistan ve İran dahil olmak üzere geniş bir Asya bölgesini kapsıyor.Daha sonra, çoğunlukla Orta Doğu, Asya ve Avrupa'yı (M.Ö. 4000) ve daha sonra Batı ve Orta Asya bölgesini kuşatan başka bir felaket su seli, bazı toprakların çorak çöle dönüşmesi daha da olanaksız hale geliyor; başka bir büyük göçü tetikledi. Bu eski Tur (an) halkı, son 40000 yıl boyunca, son derece akıllı uygarlıklarını yerli nüfuslara getirirken Avrasya bozkırlarına, Avrupa, Amerika, Çin, Hindistan ve Mezopotomya'ya da göç etmişti. Bu bölgelere göç ettikten hemen sonra, bölgeler arasındaki demografik değişimler hızla gerçekleşti.
Sonuç olarak, evrenin kadim tanrısı olarak bir yüce tanrıya dinler ve inanç; Orta Asya Türk / Turan / Mu kökenlidir. Bu eski Turanlılar ayrıca eski Sümer (Türkmenistan'daki Anau'dan Mezopotamya'ya göç), erken Mısır, Turukku, erken Çin, İndus Vadisi / Hindistan (Harappa) medeniyetlerini kurdular ve ayrıca diğer tüm erken medeniyetleri de etkiledi. Bize çok sayıda farklı alfabe, bilim, matematik, astronomi, siyasi ve adalet sistemi ve hatta dini inançlarımız ve aynı zamanda tüm dünyada Zigguratlardan Piramitlere kadar teknolojiler inşa ediyoruz. Doğrudan ve dolaylı olarak eski Sümerler, erken Mısırlılar, Hititler / Hattlılar, Turukku, Truva atları, Lidyalılar, Latinler (Yamnaya), Etrüskler, Pelasgians, Basklar, Keltler / Pictlar / Druidler, Slavlar, Harappa ve Mohenjo'nun İndus medeniyetleri atalarıydı -Dara, erken Çin uygarlığı (Sarı İmparator), İnkalar, Aztekler, Mayalar ve Güney Amerika şehirleri Tihuanaco ve Karal dahil tüm dünya çapında kentlerin inşaatçıları....İlk insanların MU'yı bıraktığını ve bin yıl sonra çoğu insan dünyanın diğer bölgelerinde Orta Asya'yı terk ettiğini nasıl kanıtlayabiliriz? MU hala bir efsanedir, ancak şimdiye kadar yapılan genetik çalışmalar ve sonuçlar dünya üzerinde yaşayan insanların çoğunun kanıtlanmıştır; Orta Asya haplogrup K alt gruplarından kaynaklanmıştır ve Gobi, Taklamakan çöllerinde ve Hazar, Karadeniz ve Aral gölünün altında derinlemesine yatan daha fazla arkeolojik kanıt olabilir. Eski Türk / Tur halkı son 50.000 yılda tüm farklı kıtalara ve bölgelere göç etti, ancak çoğunlukla felaket olaylarından sonra, eski Asya, Avrupa, Amerika dahil Kafkasya, Anadolu, Sümer ve Orta Asya'dan Sümer'i kuzeyden geçerek Hazar Denizi'nin güneyinde. Kuzeydoğu Anadolu bölgesini İberya olarak adlandırmışlardı. İber olarak adlandırılan bazı eski Tur halkı (Keltler, Gotlar, Vizigotlar, Ostragothlar, Alans, Arnavutlar, vb.) Batı Avrupa'ya göç ettiklerinde, yeni evlerine Iberia (bugün İspanya) adını verdiler, hatta İtalya'ya aynı adı verdiler . Daha sonra İberya'dan İngiltere (Anguli), İskoçya (Scotae veya Scythia), İrlanda (Hibernia), vs.'ye göç ettiler. Bugünün genetik araştırmaları onları R (Orta Asya haplogrup K alt grubu) olarak ortaya koydu ve R1'in R1A (Turan Slavic) ve R1B (Turanian Celtic) olarak mutasyonu. Eski İngiltere'nin biri Albion olan “Alban” dan (ia) türetilmiş çeşitli isimler vardı. Arnavutluk'un diğer adı Aeria, Ire-land oldu. Ayrıca Danimarka, Finlandiya, Norveç ve Tuna gibi Avrupa'daki Tur isimlerini de görüyoruz. Arnavutlar, vb.) Batı Avrupa'ya göç ettiler, yeni evlerine Iberia (bugünün İspanya) adını verdiler, hatta İtalya'ya aynı adı verdiler. Daha sonra İberya'dan İngiltere (Anguli), İskoçya (Scotae veya Scythia), İrlanda (Hibernia), vs.'ye göç ettiler. Bugünün genetik araştırmaları onları R (Orta Asya haplogrup K alt grubu ve Osmanlı İmparatorlarının haplogroup) olarak ortaya koydu ve R1'in R1A (Turan Slavic) ve R1B (Turanian Celtic) olarak mutasyonu. Eski İngiltere'nin biri Albion olan “Alban” dan (ia) türetilmiş çeşitli isimler vardı. Arnavutluk'un diğer adı Aeria, Ire-land oldu. Ayrıca Danimarka, Finlandiya, Norveç ve Tuna gibi Avrupa'daki Tur isimlerini de görüyoruz. Arnavutlar, vb.) Batı Avrupa'ya göç ettiler, yeni evlerine Iberia (bugünün İspanya) adını verdiler, hatta İtalya'ya aynı adı verdiler. Daha sonra İberya'dan İngiltere (Anguli), İskoçya (Scotae veya Scythia), İrlanda (Hibernia), vs.'ye göç ettiler. Bugünün genetik araştırmaları onları R (Orta Asya haplogrup K alt grubu haplogroup) olarak ortaya koydu ve R1'in R1A (Turan Slavic) ve R1B (Turanian Celtic) olarak mutasyonu.Neden insanlar, kanıtların gerçeğini gözlerimizin önünde koymak için bu kadar uzun süre bekledi? Örümcek ağlarını zihnimizden çıkarmak ve bizi tam olarak kim olduğumuzu ve nereden geldiğimizi hatırlamaya zorlamak isteyen bir Doğa olgusu mu?Bu diğer dünya, Arktik gökyüzünde yapay bir gezegen midir,yapay gezegen ana gemi Heaven mıdır? ‘Nibiru’ mu yoksa tersi ‘Uribin’ mi Hyperborea’dır?Sorular çok tabiî ki...umarım tüm soruların gerçek cevaplarını biz göremesek de çocuklarımız,torunlarımız görebilir... :)Think Tank@kaburgaadam