Lüküs Kamarada kimler oturur? Who sits in the luxury cabin?

        Lüküs Kamarada kimler oturur? Who sits in the luxury cabin?


Beyin, sert zar, örümceksi zar ve ince zar olmak üzere üç zar tabakası ile sarılıdır. Sert zar beynin korur. Örümceksi zar sert ve ince zarı birbirine bağlar. İnce zar ise beyni besleyen kan damarı ve sinirler bulunur. Örümceksi zar ile ince zar arasında BOS (Beyin omurilik sıvısı) bulunur. Beyin, ön, orta ve arka olmak üzere 3 kısımda incelenir....Big Bos...

Beyin omurilik sıvısı (BOS), beyin ve omurilik içindeki boşluklar ile bunların etrafındaki zarların içinde dolaşan berrak bir sıvıdır. BOS'un dolaştığı alanların dışına çıkmaması, yani dış ortama kapalı olan bir sistemde yer alması gerekir.

Pia mater meninks yani beyin zarı olarak da bilinmekte olan bir kavramdır. Merkezi sinir sistemine en yakın bulunan tabaka olma özelliğine sahiptir.

Pia mater, beyin zarı olarak ifade edilebilir. Oldukça hassas bir zar olarak bilinen pia mater, damarlar ile kaplı bir yapıya sahiptir.

Beyin zarları veya meninksler 

(Latince:tek.meninx, çoğ. meninges), beyin ve omuriliği sarmalayan üç zara verilen isimdir. Memelilerde beyin zarları sert zar (dura mater), örümceksi zar (araknoid mater) ve ince zar (pia mater) bölümlerinden oluşur. Beyin omurilik sıvısı, araknoid mater ile pia mater arasındaki subaraknoid boşlukta bulunur. Bu zarların temel işlevi, merkezi sinir sistemini korumaktır.

Mağaranın ağzının bir örümcek tarafından kapatılması nedir?

Ankebut yani örümcek,ördüğü ağda,eve güvenerek kendini emniyette zanneder...

Ama değildir...

Türk edebiyatında örümcekle ilgili olarak “örümcek yuvası” mânasına gelen beytü’l-ankebût, ankebûthâne; “örümcek gibi” demek olan ankebût-âsâ; ışınları örümcek ağına benzediğinden güneş için ankebût-ı zerrîn-târ tabirleri kullanılmaktadır.

Örümcek, ağını süratle ve ustaca ördüğünden “nessâc” (dokumacı) olarak da anılır: “İnâyetinden anun ankebuttur nessâc” . Ancak örümcek ağı bir mimari ve hendesî şaheser kabul edilmesine rağmen çok zayıf bir binadır.Hassastır kolay incinir anne gibi.

Gümüşü örümcek ağı parlatır.

Gök cisimlerinin yerlerini tesbite yarayan bir astronomi aleti olan usturlabın ana parçasının en üstüne yerleştirilen bir levhanın adı da ankebûttur.

Lüküs kamarada kimler oturur?

Şinanay da yavrum șina şinanay...



Olimpia'da kimler oturur?

Heee tanrılarr..tamam anladık...niye orda otururlar dağın tepesinde?

Yüksek ya püfül püfül esiyo...ondan...ya da tanrılar yüksekte oturup,tanrılara ulaşmaya çalışıyorlardır...

Ada vapuru yandan çarklı,estirir de ada yeli estirir...püfül püfül

Zeus filan oturmuşlar rakı sofrasına,kavun,karpuz şakşuka...lir filan çaldırıp alem yapıyorlarmış...

Prometeus ise ateşin peşinde,mangal yakmak için ateşi arıyor zannetmişler....

Meğer Pro-mete (Professional mete) Olimpiyat meşalesi peşinde imiş,Enlil'in aka zeusun sarma tütününden cigarası yakmak için ateş arıyor da olabilirdi...

Ne oluyorsa o gece oluyor,Zeus alemde iken Prometheus ateşi buluyo,meşaleyi alıp eline...

Olim'deki pia mağarasına gidiyor...

Mağara mağaranın kapısında sert bakışlı,sert mizaçlı Dura Anne duruyor...

-Hayrola ProMete nörüyon burda diyor,lan bas git filan diyor...

-ProMete,ürkek tavırlarla elindeki meşaleyi gösteriyor...

-Dura Ana meşaleyi görünce geççç diyor...

Dura Ana'yı geçen ProMete,başka bir kapıya geliyor...Örümceğin kapısında ağını ördüğü yere geliyor,örümcek ağı ise Promete'nin içinden geçmesi gereken labirent,zayıf ama dolambaçlı...

Araknoid kadın ile dura kadın arasındaki sıvı berrak olmalı diyor buraya girmen için.


Kader,ağlarını ikili bir iplikten bir kumaş gibi örmüştür mağaraya.

Kaderin iplikleri Ananın örekesinden eğrilmektedir.

Swiss Hotel lobisi gibi...Full pass card ile all inclusive tam pansiyon gibi..ama lobiye girdin mi,roof katına çıkmak için koridorları bulman gerekiyor...Bir de Araknofobia'n olmaması gerekiyor...

Araknofobisi oturduğum yer Swiss Hotel lobisi...Ata Demirer çok yaşa sen:)

Neyse...:)

Dur bi gülmem geçsin önce:))

eee efenim...

Örümcek ağı ile örülmüş,kapıda Araknoid Ana Rastalı saçlarla No,woman no cry şarkısı ile karşılar,

der ki -evlat buradan içeri gircen ama elinde pusulan nen va mı? Bu denizden sudan geçmen için kaptan olman lazım,Aşk gemisi filan sürdün mü sen hiç? Der......

ProMete paşaportunu ve Kaptan ehliyetini gösterir..Arachnopia Ana'ya.

Prometheus iceri alınır...Mağara aydınlanır ateşiyle.

O ateş olimpia(olym-pia) ateşi olur!

-Geçççç

Pusulası ile Promete labirentin çıkışını bulur...

Artık Pia land dedir....Buna G land de denir,,,Welcome to 'No gravity force Pia land'.

pia kadın,araknoid kadın, dura kadın alkışlarlar...Beyaz Zambak taç kolye takarlar...

Artık altından sular akan kerevetler...artık su sıkıntısı yoktur orda barajlar doludur,süt ve bal akmaktadır derelerden...Orada Moda sektörü çok gelişmiştir...Haute Couture...

O ateş olimpia(olym-pia) ateşi olur!

İnsan anatomisini çok iyi bilen Michelangelo'nun gizlice insanı tasvir ettiği aşikardır.... Beyin, hatta neredeyse Adem'in parmağına değmeyen “Tanrı'nın Parmağı”nın kavramsal olarak -ve parlak bir şekilde-, nöronların biyokimyasal bilgiyi iletmek için boşluktan atladığı SİNAPTİK ARALIK olarak bilinen boşluğu tasvir ettiğini belirtir.  işte bilgeliğin altında insan beynindeki İç Mağara veya oda ile ilgili gizli bir tema bu dur.


Kendi iç mağaran...ama bu mağaraya elini kolunu sallayarak giremezsin..Kapıdaki 3 kadına mağaranın karanlık bölümlerinde ilerlerken kademe kademe şifreyi vermen gerekir.

Bu kadınlar Zeusu bile takmazlar...Zeus kim yoo...hey yo...

Mağara karanlıktır, labirent gibidir çıkış yoluna giden kapıları tek tek açarsın “Tanrı'nın Krallığına”  gerçek portaldan girersin.Demir taht kimin olacaktır? Cercei nerdedir? Targeryanların anası nerdedir?

Bran Stark nerdedir? 

Bu gizli bilgelik akışı, yalnızca bir kütüphane değil, seçkinler için bir tür üniversite ve kongre merkezine benzeyen gerçek bir öğrenme merkezi olan İskenderiye Kütüphanesi olarak adlandırılan filtreden geçiyordu.

Lüküs kamarada kimler oturuyordu?

Portalı bilenler! Portalı açan kimdir? Dolores kimdir Maeve kimdir? Niye bunlar kadındır...

Ne yani Artificial intelligence (AI) diye Doloresi sevemez miyiz?

Teenage Mutant Ninja Turtles sevemez miyiz?

Neysee...

 İskenderiye Kütüphanesi, Kuzey Afrika'nın Akdeniz kıyısında ve Mısır'ın batısında faaliyet gösterdiğinden, Mısır ve Piramitlerden birçok gizli öğreti ve eser içerdiği aşikardır. Burada önemli olan, Alt Akıl ve Yüksek Akıl arasındaki anahtar kavramların keskin bir şekilde farkında olunmasıdır (böylece Beynin sadece insan ve dünya arasında bir BİYO BİLGİSAYAR ARAYÜZÜ olduğu anlaşılabilinmiştir). Alternatif olarak NOUS veya LOGOS olarak adlandırılan Yüksek Zihin), ayrıca gerçekliklerin doğası gereği sadece “Tanrı” tarafından değil, aynı zamanda DEMİURGELER tarafından yaratıldığı ve yönetildiği fikrinde de ustaydılar. Gnostisizm özellikle bu özel 3B Dünya realitesine büyük bir güvensizlik yerleştirdi ve onu Demiurges tarafından SAHTE Yaratılış olarak etiketledi;

Demiurgos, Demiurge, Faal Akıl ya da Akl-ı Faal denilen varlık eski Yunan tradisyonunda Dünya’yı oluşturan ilaha verilen addır. Bu ad, “insanlar” anlamındaki “demos” sözcüğü ile “iş”anlamındaki “ergon” sözcüğünden türetilmiş olup, “insanlar için imal eden, şekil veren, mimar” anlamına gelmektedir. Fakat bu ilahın Yaratıcı olmadığı da belirtilir. Demiurgos’un en belirgin özelliği bir şeyi yoktan var etmemesidir; yaratmaz, yoktan bir şey var etmez, fakat yaratılmış olana biçim vererek bir şeyler meydana getirir, yaratılmış olanı düzenleyerek yeni yeni şeyler meydana getirir. Dünya’yı da böyle, biçimlendirerek ve unsurlarını düzenleyerek oluşturmuştur.Düzenleyici tanrıdır. Antik yunan düşünürü Platon’a göre ‘iyi’ ideası olan düzenleyici bir tanrı’dır. Yaratmış değil biçim vermiş...

Fiziksel evreni yaratan varlık, evrendeki ilk ve en sıkı materyalistlerden, gnostiklerin şeytanı, Matrix mimarı…

O zamanlar Gnostisizm bölgedeki en büyük 2. dindi…! Hıristiyanlığın bu gizli arka planı ile Bilgi Çağı'na dayanan Matrix'in post-modern teması arasında olağanüstü bir ilişki görüyoruz.

Welcome to the Matrix.

Star wars da iyiydi ama...ama bence en iyisi Westworld idi..

Teşekkürler

Okuduğunuz için.

Bu yazının her hakkı Mahfuzdur.

Mete Sarıoğlu



Yorumlar

  1. Çok keyifli bir yazı olmuş promete bey�� Teşekkürler efenin

    Zer'

    YanıtlaSil

Yorum Gönder