GERÇEK,ÖZ MATRIXE ENSE KÖKÜNDEN GİRİŞ

 

Insan,basit bir yapida olduğu kadar çok komplike bir yapıya da sahip.
Zaten ezoterizm,
okultizm,sembolizm,
numeroloji vs.bunlarla çok ilgili.
Bana göre tıp ve bilimle,en basit ve çözülmüş olan kısım alt beden ve vücudun biyolojik-mekanik kisımları.
Üreme,sex,yemek,boşaltma,damar sistemleri..vs.
Bunlar basit kısımları.
Zor,gizemli ve hala çözülmeye çalışılan kısımları bana göre nöroloji,sinir sistemi,beyin ici, beyin kimyasalları,endokrin sistemi,omurilik sıvısı,omurga...
Bunlar duygu,düşünce,bilinç,sinir sistemleri.
Zor kisımlar bunlar!
Sanki iki ayrı sistem gibi...
Bir basit bir komplike..
Sanki 2 ayrı mekanizma gibi...
Kaporta,koltuklar,airbag,karoser ve elektrik,bilgisayar sistemi gibi ikiye ayrılmıs bir sistem...
Birisi diğerini etkiliyor...
Ic içe ama ayrı sistemler..
Bilgisayar gibi..ağa bağlanabilen bir sistem.
Mesela kuantum fiziğin gücünden yararlanarak eşi görülmemiş karmaşıklıkta hesaplamalar yürüten bir bilgisayar oluşturmak için büyük çaba gösteriliyor..
Bu kuantum bilgisayarlarda kristal kullanımı mesela!
“zaman kristali” adı verilen yeni bir madde halinin oluşturulması...
Bir kristalin yapısı uzayda nasıl tekrarlanıyorsa, zaman kristali de zamanda tekrarlanıyor ve bunu da sonsuz şekilde, herhangi bir enerji girişi gerekmeden yapıyor; tıpkı pile ihtiyaç duymadan sonsuza kadar çalışan bir saat gibi. Maddenin bu halini oluşturma arayışı, kuramsal ve deneysel açıdan uzun süredir devam eden bir güçlük niteliği taşıyor...
Aynı sekilde beyinde bulunan epifiz bezi de kristal bir yapıda.

Cünkü epifiz farkli frekanslara uyum sağlamamıza neden olan bir yapısı var.
Kozmik bir anten gibi çalışıyor,wifi gibi...
Epifiz bezinde kristaller mevcut çünkü.
Bunlara kalsit kristalleri denir.
Ve piozaelektrik etkisi başlar.
Yani nörö endokrin dönüşturücü oluyor...
Gizemli yerler buralar zaten.
Piozoelektrik bir enerji formunu alip başka bir enerji formuna dönüştürür!



Epifizdeki kristal katmanlarının sıkışması,onu mekanik bir strese sokar,mekanik stress onu elektrik yüküne dönüştürür.
Elektrik yükü rezonanslı bir elektromanyetik alan oluşturmaya başlar...
Bu nedenle epifiz bezinin kristallerinin sıkışması gerekir.
Omurilik sıvısının beyne itilmesi😉
Burada daha anlattığım alt merkezden gelen enerjiyi yukari aktarmak gerekir...
Yani kök çakrayı önce harekete geçirip hareketi omurgadan yukarı beyne aktarmak gerekir.
Bu da beyni gamma beyin dalgasına sokup aktivasyona başlar.
Yani asagı hareket yukarıyı uyarir...
Aşağıda ne oluyorsa yukarıyı etkiler.
Yoksa yukarıda ne oluyorsa aşağıyı mı etkiliyordu?
Bu sistemler çokkk acaip...
Çekim itim gibi!
Vücuttan beyne bir enerji salımı var burada...
Beyin ateşlendiğinde tüm limbik sistem ateşleniyor.
Hormanlar,endokrin sistemi devreye giriyor
Bu da süper bilinç haline sokuyor.
Nöro endokrin dönüşturücü=Epifiz
Bir enerji biçimini alip ya da emip baska bir enerji,ileştim durumuna dönüşturmek!
Tv anteni gibi bir frekansı alıp tv ekranında bir görüntuye dönüşturmek gibi epifiz...
Bu da uzay-zaman aleminin ötesinden bilgi almak demektir...
Zamanı kırmak!
Ya da matrixten çikmak mı desek?
Içsel vizyon!
Içsel kozmik görüş...
Metaverse gözlüğünün biyolojik ya da kozmik versiyonu gibi ama zaten sende var olanı aktif hale getirmek.
Bu deneyim derin bir duyguyu üretir.
Bu durum vucuda duygusal enerji sinyali gönderilmesine neden oluyor.
Bir anlamda sınırlama ortadan kaldırılıyor...
Matrixin bot ları vardı emir alınca gözleri yeşile dönüyordu...:)
Yani eğer matrix ile sınırlandırılıyorsak matrix ortamını ortadan kaldırıyor,ya da bilmiyorum eğer başka bir şeyle sınırlandırılıyorsak bizi bu durum matrix alanına sokuyor ..

Sınırlanmamızla ilgili koşlların ortadan kaldırılması gibi bir durum ortaya çıkıyor...
Kapıdan çikan Truman gibi...
Vücut Nöro kimyasal bir güncellemeye böyle alıyor....
Ama bu iş omurgadan akıyor...
Yılan gibi!

Epifiz bezi, fizyolojik sirkadiyen ritim kontrolünden sorumlu melatonin salgılayan bir nöroendokrin dönüştürücüdür. İnsan epifiz bezinde yeni bir biyomineralizasyon şekli incelenmiştir.
Uzunluğu 20 µm'den az olan küçük kristallerden oluşur.
 Bu kristaller yapıları ve piezoelektrik özelliklerinden dolayı epifiz bezindeki elektromekanik biyolojik transdüksiyon mekanizmasından sorumlu olabilir.

Taramalı elektron mikroskobu (SEM) ve enerji dağılımlı spektroskopi (EDS) kullanarak kristallerin morfolojisini belirlenir ve bunların sadece kalsiyum, karbon ve oksijen elementleri içerdiğini gösterir.
Ayrıca, seçilen alan elektron kırınımı (SAED) ve yakın kızılötesi Raman spektroskopisi, kristallerin kalsit olduğunu belirlenmiş..

Hepimizin sanatta çam kozalağı ile simgelenen epifiz bezi şeklinde bir Göksel Göz'ü vardır ve beynimizin "merkezi"ne yakındır. Çam kozalağı şeklindeki epifiz bezi, bir zamanlar daha büyük bir organ olan 3.Göz'ün "körelmiş kalıntısı"olarak kabul edilir....

Epifiz bezi, insanın bilinci ile Doğanın görünmez dünyaları arasında bir bağlantıdır. Hipofiz gövdesinin yayı bu bez ile temas ettiğinde, geçici durugörü parlamaları olur, ancak bu ikisinin tutarlı bir şekilde birlikte çalışmasını sağlama süreci...
Iste insanın gizemli kisımları bunlardır..
Görmeden ziyade biliş duygusu burasidır.

Ben konuları bir görsel ya da bir sembol paylasarak anlatmıyorum biliyorsunuz:)
Derinine kadar giriyorum...
Epifiz olayına daha önce girmiştim ama Quantum ve epifizi harmonize etmemiştim.
Şimdi Pineal Gland,Epifiz,Kozalak olayını Quantumla harmonize ediyorum.
Quantum-Conciousness

Quantum alemi birleşik alemdir,quantumda ayrılik yoktur !
Bu da Sag beyin lobu ile sol beyin lobunu birlestirmesi demektir...
Aleme akmak için😎
Aleme nasıl akarsın?
Corpus Collasum,beyindeki lif demeti.
Transfer işini görüyor...

Yani iki yarıküre arasında iletişimi sağlamak üzere, beynin sağ ve sol yanlarını bağlar. Korpus kallosum, hareketsel,duyusal ve bilişsel bilgiyi,yarıküreler arasında aktarır.
Büyük serebral birleştirici"de denir.
Korpus Kollasum zamanla da alakalı olabilir.
Ama esas konu bu degil..

Peki Sonsuz zaman nedir?
Zaman tersine çevrilirse ne olur?
Ya da zaman mekan algısı nasıl degişir?
Zamanda hareket edildiğinde boşlukları deneyimlersiniz.
Bu frekansla alakalıdır.
Frekans değişince titreşiminiz de değisir.
Tüm frekanslar bilgi taşır.

Frekans değisikliği başka bir boyutu deneyimletir.
Quantum teorisi =coklu dünya teorisi:)
Uzay-Zaman algısı.
Duyuların artması.
6th sense gibi.
Gördüğün,tattığın,duyduğun,hissetigin her seyin artması gibi.
Bilinç farkındalıktir.
Bilinçlenirsen farkindalık sağlarsın,gelişmeye başlarsın!
Önce kendini sonra galaksileri çözersin!

Farkındalikta bir değişiklik olduğunda bilincte de bir değisiklik olur...
Onun için burada yazıyor olabilirim😎😂
Neyse!
Enerji olmadan bilince sahip olamazsınız!
Hangi enerji?
Fosil enerji degil sanırım😋
Başka bir enerji bu!
Acaba Teslanın 3/6/9 u olabilir mi?
Beyin aniden daha yüksek frekansları  ve daha fazla enerjiyi işlemeye başlar.
Sizin belleğinizden gelmeyen bu canlı görüntüler nedir?Bu biyolojik sistem nedir?
Epifiz bezi muhakkak ki bunda büyük rol oynar!
6 ve 9'ü şeytan evil filan diye yorumlayan hesapları da takip edebilirsiniz tabi ki bu da sizin bilinciniz...
Tesla neden 3, 6 ve 9 demis sorgulamaktan acizler ondan!..
Yukarıda anlatılan konu insanın gizemli tarafıdır..
Bakın bu konu westworld adlı dizide başka felsefe ile anlatılıyor...
Alt dunyada yaratılan host-ev sahibi robotlar gerçek gibi dizayn ediliyor...
Yeme icme,zevk,eglenme,eglendirme her sey var...
Bu host'ları yapanlar mekanik kisimları hemen becerip kontrol edebiliyor...
Yaraticıların zorlandıkları kisım bu duygu,bilinç,düşünce sistemleri...
Bu hostlar sık sık programlamanın dışına çıkiyor..bilinclendikçe gelisiyor ve yaratıcılarının seviyesine ulaşıp kontrol etmeyi öğreniyorlar!
Bu kısımların çözülmesi ile!
Yani westworld gibi misafirleri eğlendirmek için  yapılan parka yerleşririlen arkadaşları bu konuda kontrol ermekte zorlanıyor yaratıcıları...
Özgür iradeyi tartışıyor ev sahibi parkın hostları ve parkın eskileri!


@twitter
@sarioglu_mete













  














Yorumlar

  1. Westworld dizisinde ilk uyanan Maeve değil miydi? Gördüğü kareler vs… Dolores ondan daha sonra uyandı ve resmen bir kıyım başlattı.

    YanıtlaSil
  2. Bir de kendi çapında mitoloji, ezoterizm, okültizm ve quantum olaylarla ilgilenen biri olarak sizin bu Westworld dizisinde bahsettiğiniz mitolojik öğelerden hiçbirini göremedim. Westworld bana basit bir fütüristik diziden ötesini ifade etmiyor. Bolca flashback, yapay zekanın irade kazanıp, onu yapanlara başkaldırması, vs… Bilemiyorum, belki de algılama meselesidir. Ha şu olabilir, belki bizler de birer HOST’ uzdur , uyanıyoruzdur, irademizi tekrar kazanıp bizi bu tımarhaneye benzeyen yere tıkanlara başkaldırıp kaderimizi yeni baştan yazacağızdır. Fazlaca ezoterik bilgiye sahibiz ama bu bilgiyi nasıl kullanacağımızı bilemiyoruz. Örneğin, piezo elektrik üretip, bir tür antene dönüştürülebilecek Pineal Gland’den haberdarız ama bunu tam olarak nasıl yapabileceğimizi, yapabilsek bile sonucunun ne olacağını pek kestiremiyoruz. Belki de başka zamanlarda yapabiliyorduk ve o zamanlar nasıl bir türdük, bilemiyorum.
    Onu bunu bilmem ama ben bir tane Ejderha istiyorum :P

    YanıtlaSil

Yorum Gönder